Kapat

HABERLER

Başvuru, yüz tanıma sistemi ile mesai takibi yapılması nedeniyle özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Başvuru, yüz tanıma sistemi ile mesai takibi yapılması nedeniyle özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Başvurucu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasıdır. Hastanedeki yüz tanıma sistemi ile mesai takibi uygulamasına itiraz edip kaldırılmasını talep etmiştir. Hastane talebi reddedince, başvurucu 28/2/2012'de Tokat İdare Mahkemesine dava açmıştır. Bakanlık, kamuya açık yerlerde güvenlik ve mesai takibi amacıyla kamera sistemi kullanımının özel hayatın gizliliğini ihlal etmediği ve verilerin kurumda saklandığı belirtilmiştir. Mahkeme 28/12/2012 tarihinde davanın reddine karar vermiştir.
Başvurucu temyize giderek, devlet memurlarının çalışma saatlerini belirleyen mevzuata atıfta bulunmuş ve kişisel veri alınması işleminin yasal dayanağının olmadığını vurgulamıştır. Danıştay 5. Dairesi, 20/05/2014 tarihinde sendika lehine karar vererek, ölçülülük ilkesine aykırı olduğuna hükmetmiştir. Mahkeme ise 21/04/2015 tarihinde karara uymayarak ilk kararında ısrar etmiştir.
Başvurucu, Mahkemenin ısrar kararını temyiz etmiş ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 28/2/2018 tarihinde başvurucunun temyiz talebini kabul edip, Mahkemenin ısrar kararını bozmuştur. Kararda, yüz tanıma sistemiyle alınan kişisel verilerin özel hayatın gizliliği kapsamında olduğu, yasal dayanağının olmadığı ve verilerin ileride başka şekilde kullanılabileceği belirtilmiştir. Davalı idarenin karar düzeltme talebi, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu tarafından 19/6/2019 tarihinde kabul edilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. Başvurucu, nihai hükmü 19/8/2019 tarihinde tebliğ ettikten sonra 17/9/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
Başvurucu, yargılamanın çok uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Anayasa Mahkemesinde derdest olan bireysel başvuruların başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle verilen kabul edilemezlik kararının tebliğinden itibaren üç ay içinde yapılacak müracaat üzerine Tazminat Komisyonu tarafından inceleneceği düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi Ferat Yüksel kararında, başvuru yolları tüketilmeden yapılan başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı sonucuna vararak başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemezlik kararı vermiştir. Bu gerekçeyle başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
Özel Hayata Saygı Hakkı Kapsamındaki Kişisel Verilerin Korunmasını İsteme Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’unda belirtilen
“Bireysel başvuru ancak ihlale yol açtığı ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal nedeniyle güncel ve kişisel bir hakkı doğrudan etkilenenler tarafından yapılabilir.”
“Herkes, Anayasada güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna ek Türkiye’nin taraf olduğu protokoller kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından, ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir.”
Bir kişinin Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunabilmesi için iki temel ön şart bulunmaktadır. Bunlardan birincisi güncel bir hakkının ihlal edilmesi ve bu nedenle mağdur olduğunu ileri sürmesi, ikincisi ise bu ihlalden kişinin kişisel olarak ve doğrudan etkilenmiş olması gerekir. Bir hakkı doğrudan etkilenmeyen kişi mağdur statüsü kazanamaz.
Başvurunun kabul edilebilmesi için ihlalden doğrudan etkilendiğini yani mağdur olduğunu göstermesi veya mağdur olduğu konusunda Anayasa Mahkemesini ikna etmesi gerekir.
Başvuru sendikanın üyesi hastane personeline yüz tanıma sistemiyle mesai takibinin yapılmasının kişisel verilerin korunması hakkının ihlaline ilişkindir. Başvurucu sendika tüzel kişiliğinin haklarını doğrudan etkileyen somut bir olgu ileri sürmemiştir. Dolayısıyla tüzel kişi başvurucunun ihlale konu işlem nedeniyle güncel ve kişisel bir hakkının doğrudan etkilenmemiştir. Buna göre başvurunun tüzel kişi başvurucu yönünden kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir (bkz. Fidan Tuncer ve Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Başvurusu). ihlale neden olduğunu ileri sürdüğü mahkeme kararından kişisel olarak etkilenmesi mümkün olmadığı anlaşıldığından başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin kişi yönünden yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
Özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine ilişkin başvurunun kişi yönünden yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 12/7/2023 tarihinde, OYBİRLİĞİYLE karar verildi. 
Başvuru Numarası: 2019/34119
Karar Tarihi: 12/7/2023
Link: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/11/20231102-13.pdf

Göztepe Sokak No: 11 06080 Hamamönü / Ankara

Telefon : 0 (312) 312 61 06
Faks : 0 (312) 428 10 23