Kapat

HABERLER

Başvuru, sözleşme konusu emtianın tesliminin taahhüt edilen tarihte yapılmaması neticesinde uğranılan manevi zararın tazmini talebiyle açılan davanın emsal kararlara aykırı şekilde reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Başvuru, sözleşme konusu emtianın tesliminin taahhüt edilen tarihte yapılmaması neticesinde uğranılan manevi zararın tazmini talebiyle açılan davanın emsal kararlara aykırı şekilde reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Başvurucu, satın aldığı mobilyaların düğünden önce teslim edileceği taahhüt edilmesine rağmen taahhüt edilen tarihten yirmi altı gün sonra teslim edilmesi nedeniyle evliliğin ilk yirmi gününü mobilyasız geçirmek zorunda kaldıklarını, eşiyle huzursuzluk yaşadığını belirterek İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesinde manevi tazminat davası açmıştır.  Mahkeme başvurucunun bedelini peşin ödemek suretiyle satın aldığı mobilyaların sözleşmede belirtilen tarihte teslim edilmemesi nedeniyle düğün merasiminden önce teslimin sağlanması konusunda yaşadığı zorlukların, aile içindeki huzursuzlukların, duyduğu üzüntünün, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının gözönünde bulundurarak davanın kabulüne karar vermiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay 13. Hukuk Dairesi; ‘’…manevi tazminata hükmedilebilmesi için, şahsiyet hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerekir. Kişilik haklarının zarar görmediği hallerde, eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilmesi olanaklı değildir. Somut olayda, farklı ürün teslimi ve geç teslimat nedeniyle, davacının kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilemez…’’ gerekçesiyle kararı bozmuştur. Mahkeme, Dairenin bozma kararına uyarak davayı reddetmiştir. Başvurucu, sözleşme konusu mobilyaların düğünden önce teslim edileceği taahhüt edilmesine rağmen taahhüt edilen tarihten yirmi altı gün sonra teslim edilmesi nedeniyle evliliğinin ilk yirmi gününü mobilyasız geçirmek zorunda kaldıklarını, eşi ve eşinin ailesiyle bu konuda huzursuzluklar yaşadığını, manevi zararının giderilmesi için açtığı manevi tazminat davasının reddedildiğini ancak aynı konuya ilişkin benzer davalarda manevi tazminat talebinin kabul edildiğini belirterek adil yargılanma hakkı ve eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini iddia etmiştir. Daire; bireysel başvuruya konu karardan önce 20/10/2014 tarihinde verdiği kararında (bkz. § 15) özetle davacının katılacağı tur nedeniyle yaptırdığı rezervasyonun iptali üzerine açtığı manevi tazminat davasında davacının şahsiyet haklarının hukuka aykırı olarak ağır bir şekilde zarar gördüğünü ifade etmiş, hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalınarak tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davalının kusurlu eyleminin davacıda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesi gözetilerek davacıya manevi tazminat verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Daire önceki içtihadından farklı karar verirken neden bu içtihattan ayrıldığına dair herhangi bir açıklamada bulunmamış, buna dair bir gerekçe de göstermemiştir. başvurucu için öngörülemez nitelikte olan uygulama nedeniyle yargılamanın hakkaniyetinin zedelendiği sonucuna ulaşılmıştır. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir.
Başvuru no: 2019/22055
Karar tarihi: 15.11.2023
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240228-5.pdf

Göztepe Sokak No: 11 06080 Hamamönü / Ankara

Telefon : 0 (312) 312 61 06
Faks : 0 (312) 428 10 23