Kapat

HABERLER

Kasten Yaralama (TCK m.86) ve Tehdit (TCK m.106) Suçlarında Suçun Kadına Karşı İşlenmesi Halinde Temel Cezaların Alt Sınırlarının Daha Yüksek Belirlenmesinin Anayasaya Aykırılık Oluşturmayacağına Dair Karar

Kasten Yaralama (TCK m.86) ve Tehdit (TCK m.106) Suçlarında Suçun Kadına Karşı İşlenmesi Halinde Temel Cezaların Alt Sınırlarının Daha Yüksek Belirlenmesinin Anayasaya Aykırılık Oluşturmayacağına Dair Karar

Anayasa Mahkemesi kararına konu olan itirazların konusu; 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun; 86. maddesine 31/3/2005 tarihli ve 5328 sayılı Kanun’un 4. maddesiyle eklenen (2) numaralı fıkraya 12/5/2022 tarihli ve 7406 sayılı Kanun’un 3. maddesiyle eklenen “Suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz.” cümlesinin, 106. maddesinin (1) numaralı fıkrasına 7406 sayılı Kanun’un 6. maddesiyle eklenen “Bu suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı dokuz aydan az olamaz.” cümlesinin,  Anayasa’nın 2., 5. ve 10. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talepleridir.  Başvuru kararlarında özetle; itiraza konu kurallarla yalnızca mağdurun cinsiyeti gözetilerek cezaların alt sınırlarının farklı düzenlenmesinin kanun önünde eşitlik ilkesini ihlal ettiği belirtilmek suretiyle kuralların Anayasa’nın “Başlangıç” kısmı ile 2., 5. ve 10. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesinin kararına göre kanun koyucunun ülkemizde yaygın hâle geldiğini değerlendirdiği kadına karşı şiddet sorununun çözülmesi amacıyla itiraz konusu kuralları ihdas ettiği, bu bağlamda kadının erkeğe kıyasla kasten yaralama ve tehdit suçları yönünden daha kırılgan olmasından hareket ettiği anlaşılmıştır. Başka bir ifadeyle kadına karşı şiddet kavramı teknik ve dar anlamda kullanılmamıştır. Kurallarla, salt kadının toplumsal cinsiyet algısı nedeniyle uğradığı değil, saiki ne olursa olsun kadına yönelik her türlü şiddet önlenmek istenmiştir. Anayasa’nın 17. maddesiyle devlete yüklenen pozitif yükümlülüklerin ifası amacıyla kanun koyucunun kadına karşı şiddet ve tehdit suçlarında cezanın altı sınırının artırılmasına dair düzenleme yapmasında devletin toplumsal ihtiyaçları karşılamak için farklı muamelede bulunma konusunda sahip olduğu takdir yetkisinin sınırlarının aşılmadığı değerlendirilmiştir. Bu itibarla itiraz konusu kuralların nesnel ve makul bir temele dayandığı kanaatine varılmıştır. Kasten yaralama suçunda cezanın alt sınırının dört ay yerine altı ay, tehdit suçunda ise altı yerine dokuz ay olarak öngörülmesinin ölçüsüz bir yönünün de bulunmadığı anlaşıldığından kuralların kanun önünde eşitlik ilkesini ihlal etmediği sonucuna varılmıştır. Anayasa Mahkemesi, itirazın reddine karar vermiştir. 
Anayasa Mahkemesinin 5/1/2023 Tarihli ve E: 2022/117, K: 2023/4 Sayılı Kararı
Link: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/02/20230215-13.pdf

Göztepe Sokak No: 11 06080 Hamamönü / Ankara

Telefon : 0 (312) 312 61 06
Faks : 0 (312) 428 10 23